‘İlave Gümrük Vergisi’ olmasa ithalat 40 milyar doları geçerdi

Güncelleme: 8 Kasım 2023 00:27

‘İlave Gümrük Vergisi’ olmasa ithalat 40 milyar doları geçerdi

Yapılan duyuruda İGV’lerin artmasıyla dokumacılık firmalarının daha çok kar elde etmeyeceği, ithalattaki haksız rekabetin önüne geçilmesinin amaçlandığı bilgisi paylaşıldı.

Dış ticaret sayılarının açıklanmasının akabinde dokumacılık ithalatına getirilen ‘İlave Gümrük Vergileri’nin (İGV) artırılması ile ilgili olarak dokuma sektö- rünün önde gelen paydaşları olarak TOBB Türkiye Dokuma Sanayi Meclis Lideri Adil Sani Konukoğlu, ADASO Lideri Zeki Kıvanç, ATSO Lideri Mehmet Torunoğlu, ATHİB Lideri Fatih Doğan, ASKON Lideri Orhan Aydın, BTSO Lideri İbrahim Burkay, Ceyhan TO Lideri Erdem Can, DTB Lideri Engin Yeşil, DTSO Lideri Mehmet Kaya, GSO Lideri Adnan Ünverdi, GTO Lideri Mehmet Tuncay Yıldırım, GATHİB Lideri Ahmet Fikret Kileci, İTHİB Lideri Ahmet Öksüz, KTB Lideri Mustafa Narlı, KMTSO Lideri Mustafa Buluntu, KTO Lideri Ömer Gülsoy, KYSD Lideri Murat Özpehlivan, Niğde TSO Lideri Şevket Katırcıoğlu, OTSO Lideri İhtilal Murat Aksoy, Tekirdağ TSO Lideri Cengiz Günay, PTSB Lideri Abdulkadir Konukoğlu, TTTSD Lideri ve İSO YK Üyesi Vehbi Canpolat, UTİB Lideri Pınar Taşdelen Engin ve ZETSİAD Lideri Uğur Çakar ortak bir açıklama yaptı.

Açıklamada, “Artırılan İ- GV’ler ile dokuma ve konfeksiyon sektörleri haksız rekabete karşı korunmuş, üreticiler üzerindeki haksız ithalat baskısı azaltılmaya çalışılmıştır” sözüne yer verilerek şu kıymetlendirme yapıldı: “İGV, dokuma sektörü kar etsin diye değil, son dönemde çok süratli şekilde artan haksız ithalatı engellemek ve sektörün sağladığı istihdamı korumak ismine alınan bir önlem. Gümrük Birliği sebebiyle Türkiye’deki gümrük vergileri AB ile birebir uyumlu. AB dünyanın en liberal ekonomilerinden bir tanesi, üstelik AB’de dokumacılık ve hazırgiyim yatırımı yok denecek kadar az.

İ-lave Gümrük Vergileri’nin 2011 yılında getirilme maksadı da çok az olan gümrük vergilerine karşı ek bir önlem alınmasıydı. Eğer İGV’ler olmasaydı dokuma ve konfeksiyon ithalatı 2011’den bu yana 40 milyar doları geçerdi. 2011 yılında 600 bin düzeylerinde gerçekleşen dokumacılık ve konfeksiyon istihdamı 1,2 milyonu aş- mazdı. Bu ülke ismine yatırım yapıp üreten, istihdam sağlayan ve milyonlarca çalışanın değil, 3-5 ithalatçının kazandığı bir dö- nem olurdu.”

175 milyar dolar dış ticaret fazlası

Tekstil sektörünün hazır giysi sektörü ile birlikte 82,4 milyar dolar değerinde üretim gerçekleştirdiğine dikkat çekilen açıklamada, “Dünyanın en büyük beşinci, Avrupa Birliği’nin en bü- yük ikinci tedarikçisi pozisyonundayız.

Türkiye geneli ihracatı, dünya ihracatından henüz yüzde 1 hisse alıyorken, dokuma sektö- rü yüzde 3,5 hisse alıyor. Dokuma ve hazır giysi sektörü 1,2 milyon kişiye istihdam sağlarken, perakende de eklendiğinde istihdam edilen kişi sayısı 2 milyonu geçiyor” bilgisi de paylaşıldı. Dokuma ve hazır giysi sektörlerinin kardeş sektörler olduğuna işaret edilen duyuruda, “Tekstil olmadan hazır giysi, hazır giysi olmadan dokuma sektörü düşü- nülemez.

Her iki sektörün yıllık üretim toplamı 82,4 milyar dolar değerinde. Bu üretimin 50,2 milyar dolarını dokuma sektörü, 32 milyar dolarını hazır giysi sektörü gerçekleştiriyor. Hazır giysi sektörü ihracatçı bir sektör. Bu ihracatın önemli bir kısmı ise dokumacılık işletmelerimizin pazarlama faaliyetleri sonucunda Türkiye’de hazırgiyime dönüşerek, daha katma değerli bir şekilde sağlanıyor.

Tekstil ve hazır giysi sektörleri yılda gerçekleştirdiği 18 milyar dolar değerinde dış ticaret ziyadesiyle Türkiye’ye en fazla döviz girdisi sağlayan sektörleri pozisyonunda bulunuyor. 2011 yılında getirilen İGV sonrasındaki 12 yıllık dönemde dokumacılık ve konfeksiyon sektörü toplam 174,8 milyar dolarlık dış ticaret fazlası verdi” denildi.

Sorunları konuşmamız gerek

“Türkiye iktisadına bu kadar dış ticaret fazlası sağlayan, istihdam yaratan, katma değer sağlayan başka bir sektör bulunmuyor” tabirinin de yer aldığı açıklamada şu değerlendirmeye de yer verildi: “Bu başarıya kaynaklık eden ana sektör ise hem ihracat gerçekleştiren hem de hazır giysi sektörünün ana tedarikçisi olan dokuma ve hammaddeleri sektörü.

Böylesine bir büyüklüğe sahip sektörde ‘İlave Gümrük Vergileri (İGV) olmasaydı ne olurdu?’ sorusuna yanıt bulmak için bir projeksiyon hazırlandı. Buna göre eğer 2011 yılında İGV’ler gelmeseydi 2022 yılı sonunda dokuma ve hazırgiyim ithalatı 40 milyar doları geçmiş olacaktı. İGV ile dokuma ve konfeksiyon sektörleri haksız rekabete karşı korunarak, tedarik zincirinde istikrar kurulması sağlandı.

İki güzide sektörümüzün ve hatta imalat sanayii sektörlerinin ana sorunu olan üretim maliyetlerindeki meseleler aslında bir ortaya gelerek konuşmamız gereken ana bahisler. Devletimiz ve tüm sektörlerimizle el birliği içerisinde sektörlerimizin karşı karşıya kaldığı kur baskısı, güç ve işçilik maliyetlerinin artışına çözüm arayacak yöntemler bulmalıyız.”

Kaynak: Dunya.com