Yüzde 15 büyüme öngören Berteks dokumacılıkta 1.5 milyar TL ciro hedefliyor

Fatma KAYTEZ

Temeli Denizli’de 1922 yılında atılan Berteks, şu anda Bursa’da 80 bin metrekare kapalı alan üzerine konseyi entegre tesislerinde üretimine devam ediyor.

Markanın dördüncü jenerasyon yöneticisi Berteks İdare Heyeti Lideri Berk Noyan, bu yıl bilhassa güç yatırımları, dijitalleşme, yurtdışı satış ve pazarlama bahislerine yük verdiklerini söyledi. 2023 yılında yüzde 15 büyüme hedeflediklerini bildiren Noyan, dokumacılık kümesinden da 1,5 milyar TL ciro elde etmeyi planladıklarını açıkladı.

Ar-Ge’ye değer verdiklerine de işaret eden Berk Noyan, inovatif birçok eseri piyasaya sunduklarını kaydetti. Noyan, “Taşıt tekstillerinden paraşüt kumaşlarına, akustik, termal ve yanmaz kumaşlara kadar birçok inovatif eser üretiyoruz” dedi. Markanın dördüncü jenerasyon yöneticisi Berteks İdare Konseyi Lideri Berk Noyan ile markanın kuruluşunu, amaçlarını ve yatırımlarını konuştuk.

Berteks’in bölümdeki seyahatini kısaca kilometre taşlarıyla özetler misiniz?

2022 yılında 100. yılımızı doldurduk. Marka öykümüz Denizli Buldan’da tüccarlıkla başlıyor. Sonrasında Sultanhamam’da devam ediyor ve endüstrileşme ile birlikte gelişiyor. Daima kumaş ve üretim var. Bu süreç içerisinde kumaşın biçimi değişiyor ve büyüme suratı artıyor.

Üçüncü ve dördüncü neslin işin başına gelmesiyle kurumsallaşmaya ve Ar-ge’ye verilen yükte önemli bir farklılaşma yaşadık ve bu alanda çok önemli yatırımlar yaptık. Evrilen dokumacılık ve perde piyasasında yol alırken yüz yıllık bir aile şirketi oluşumuzun teknik alt yapı bilgisi bize büyük yararlar sağlıyor.

Şu anda şirkette kaçıncı nesil idarede? Sizin dala girişiniz nasıl oldu?

Şu anda idarede üçüncü ve dördüncü nesil var. Berteks’in aile anayasasında hangi fertlerinin, hangi süreçlerden geçeceği belirlidir. Aşikâr eğitimlerin ve muhakkak stajların akabinde şahısların kabiliyetlerine nazaran şirkette alacakları rol şekillenir. Bu çerçevede daha okul periyodunda şirket içinde birçok departmanda eğitimler alarak ve çalışarak dala girdim. Southeastern Üniversitesi’nde İşletme idaresi eğitimi aldım ve 1997’den bu yana Berteks Şirketler Grubu’nda idare konseyi üyesiyim. Şu anda İdare Şurası Başkanlığı misyonunu yürütüyorum.

“Yaklaşık 1.200 kişiyi istihdam ediyoruz”

Şirketin üretim yeri nerede? Bünyenizde kaç kişiyi istihdam ediyorsunuz?

1983 yılından bu yana Bursa Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyetlerimizi devam ettiriyoruz. Entegre tesisimizde 5 fabrikamız birebir çatı altında bulunuyor. Burada iplik boyanıyor, kumaş boyanıyor, iplik üretiliyor, kumaş dokunuyor ve kaplama yapılıyor.

80 bin metrekare kapalı alan üzerine şurası entegre fabrikamızda, yaklaşık 1.200 kişi istihdam ediyoruz. Birebir çatı altında plise üretimi de mevcut. Plicell markası ismi altında cam balkon ve dekoratif plise kumaşları üretiyor ve piyasaya bayiler aracılığı ile Plicell markası ile satışa sunuyoruz.

Bu yılın sekiz aylık periyodunu nasıl geçirdiniz? Yılı nasıl kapatmayı hedefliyorsunuz?

Bu devri amaçlarımıza uygun olarak geçirdik. Yüzde 15 büyüme öngörümüz var. Dokumacılık kümemizin ciro maksadı ise 1,5 milyar TL.

Ürün yelpazenizden de bahseder misiniz?

Ürün yelpazemizi teknik dokumalar, iç yer ışık ve güneş denetimi, kaplamalı kumaşlar, dekoratif perdeler, döşemelik kumaşlar, plise perdeler, fantezi ve boyalı iplik başlıklarında toplayabiliriz.

“Ses gürültüsünü emici kumaşlar yaptık

” İnovatif diye nitelendirdiğiniz eserleriniz var mı?

Teknik dokuma eserlerimiz ortasında savunma ve havacılık sanayi için paraşüt kumaşlarından elektromanyetik kalkanlama kumaşlarına ve yanmaz kumaşlara kadar birçok inovatif eser bulunuyor. Hem mesken dokumasında hem teknik dokumacılıkta üretim kabiliyetimiz çok yüksek.

Taşıt tekstillerinden paraşüt kumaşlarına, akustik, termal ve yanmaz kumaşlara kadar birçok inovatif eser üretebiliyoruz. Döşemelik kumaşlarımızda da güçlü renk ve desen çeşitliliği sunuyoruz. ArGe çalışmalarımız sonucu inovatif eserlerimizi pazara sunuyoruz. Sesin yankılanmasıyla bizi yoran ses gürültüsünü emici kumaşlar yaptık.

Store, screen, tül, fon üzere kumaşlarımızda bu uygulamalarımızı çağdaş tasarımlarımızla bir ortaya getiriyoruz. İç yerlerde güç maliyetlerini düşüren Termotex kumaşlar, antibakteriyel kumaşlar üzere eserlerimizi şık dizaynlarla buluşturuyoruz. Geri dönüştürülmüş ipliklerden ürettiğimiz kumaş içerikli yeni kuşak dokuma bazlı duvar kağıtları koleksiyonumuz da mevcut. 2014 yılından bu yana Plicell markamızla konut, ofis, kış bahçesi, cam balkon, araba ve teknelerde rahatlıkla kullanılabilen tahlil perdeleri de sunuyoruz.

AR-GE’de yeni projeler yolda

Ar-Ge’ye ne kadarlık bir bütçe ayırıyorsunuz?

2016 yılından beri Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı onaylı ArGe merkezimiz uyumunda Ar-Ge ve tasarım çalışmalarımızı yürütüyoruz. Değişen dünya şartlarına entegre projelerimizde, tasarımlarımızla eserlerimizin görsellik ve işlevliğine paha katarken, Ar-Ge çalışmalarımızla kumaşlarımızın teknik özelliklerini artırıp tüm bunları yaparken karbon emisyonunu azaltacak süreçler belirliyoruz.

Ar-Ge merkezimizin geliştirdiği teknik dokumalar, hayat alanlarında hayatı kolaylaştırırken savunma endüstrinde, havacılık kesiminde kullanılabilecek kumaşlar da geliştiriyoruz. ArGe merkezimizin bugünlerde ana gündemlerinden biri de Avrupa Yeşil Mutabakatındaki stratejilerden Pak Güç, Sürdürülebilir Sanayi, Kirliliğin Ortadan Kaldırılması kapsamında projeler gerçekleştirmek. Bugün Ar-Ge harcamalarımızın ciroya oranı yüzde 3.

Dijitalleşme çalışmalarınızdan, yatırımlarınızdan da bahseder misiniz?

Pandemi dijital dönüşümümüzü hızlandırdı. Bu süreçte uzaktan bilgisayar erişimleri için VPN uygulamaları ile tüm kullanıcıların desktop erişimlerini ve tüm programların çalışabilirliğini sağladık. Sistemlerimizi daha da muteber hale getirildik. TV ihtar ve takip sistemlerimizi yeniden bu devirde devreye aldık. Fabrikada olmadan ihtar, kusur ve takip sistemi için yapay zeka uygulamaları geliştirdik ve yöneticilere, çalışanlara anlık bildirimler iletmeye başladık.

Karbon ayak izini minimize edecek

Sürdürülebilirlik, bilhassa son periyotta düzgünce yükselen etraf hassasiyeti hasebiyle artık şirketlerin başat ögelerinden biri oldu. Bu bahisteki çalışmalarınızdan kelam eder misiniz?

Başarımızın sürdürebilir olmasında üretim ve teknoloji alt yapımızı güçlendirmeye yönelik yatırımlarımızın hissesi çok büyük. Karbon salınımının olabilecek en düşük düzeye indirilmesi için de gerekli yatırımları yapıyoruz. Geçtiğimiz yıl üretim alanlarımızdaki çatıları güneş gücü panelleri ile kapladık. Bu yatırımımızla elektrik gücünün yüzde 10’unu yenilenebilir kaynaklarından sağlıyoruz. 2024 sonunda bu sayının yüzde 40, 2027 yılında ise yüzde 60’a çıkarılmasını hedefliyoruz.

“5 kıtada 55’i aşkın ülkede eserlerimiz kullanılıyor”

Son 20 yıldır yüklü ihracat yaptıklarını söyleyen Berk Noyan, “Yüzde 95’lik ihracatımızın dışında yüzde 5’lik iç piyasamız var. Beş kıtada 55’i aşkın ülkede kumaşlarımız ve eserlerimiz kullanılıyor. İhracatımızın yüzde 40’ını Avrupa’ya, yüzde 40’ını Amerika’ya, yüzde 10’unu Avusturalya’ya, kalan yüzde 10’unu da başka ülkelere gerçekleştiriyoruz. Hem teknik dokuma tarafında hem de mesken dokumacılığı tarafında bu pazarlardaki hissemizi arttırmak gayelerimiz arasında” diye konuştu.

“60 milyon TL’lik dokuma tezgahı yatırımı yapıldı”

Bu yıl ajandanızda öncelikle üç husus ne oldu? Bu yıl gerçekleştirdiğiniz yatırımlar ve bütçeleri hakkında da bilgi verir misiniz? Bu yılki ajandamızdaki birinci 3 husus; güç yatırımları, dijitalleşme, yurt dışı satış ve pazarlama aktiviteleri oldu. Güç yatırımlarımızın (güneş panelleri, güneş güç santralleri), bütçesi 100 milyon TL. Dokuma tezgahı yatırımımızın bütçesi 60 milyon TL.

“15 saat çalıştığım vakitler da oluyor”

“İşin muhtaçlığına ve yoğunluğuna nazaran 15 saat çalıştığımız vakitler da oluyor” diyen Berk Noyan, yalnızca iş yerinde çalışmadıklarını tabir etti. Noyan, “Müşteri ziyaretleri de, fuarlar da, toplumsallaşmak de bizim için bir iş ve üretimle alakalı. Burada geçirilen müddetten çok verimli olmasını ve sonuç odaklı olmasını önemsiyorum” dedi.

“İş ömründe keşkelerim çok olmadı”

Berk Noyan, “İş hayatınızda keşkeleriniz oldu mu?” sorumuzu ise Berk Noyan, “Çok olmadı lakin Berteks’in savunma sanayi ile daha erken çalışmaya başlayıp, daha faal olmasını ve daha evvelki devirde dijital dünyada daha fazla yatırım yapmış olmasını isterdim” diyerek yanıtladı.

“Kayak ve yelken sporlarıyla uğraşıyorum”

Hobileri ve hayallerinden de kelam eden Berk Noyan, deniz ve tabiatın kendisine huzur verdiğini söyleyerek, konuşmasına şöyle devam etti: “Kayak ve yelken sporlarıyla uğraşıyorum. Seyahat etmeyi ve toprakla uğraşmayı çok seviyorum. Karacabey Ovası’nda yer alan 550 dönümlük toprağımızda 15.250 mavi sertifikalı fidanlarımız için ceviz yetiştirmekte uygulanması gereken tüm etkenleri yerine getirdik ve aslında hobi olarak başlayan bu teşebbüs kurumsallaşarak büyüdü ve şu an Walnut markamızla internet üzerinden online satış hizmeti veriyoruz.”

Kaynak: Dunya.com